31 Mart 2012 Cumartesi

TELLER UTANSIN


http://dusunceuretelim.blogspot.com/

Rengine, aklına, ruhuna baktım,

Kıskanıp inleyen, teller utansın.

Sonsuza uzanan bir ateş yaktım,

Sevgimi söndüren, eller utansın.



Yıldızlar altında bir güzel gece,

Bulutlar üstünde, tutulmuş hece.

Hayali masumca, kendi bilmece,

Tufana karışan seller utansın.



Dallarım üşüyor, yaprak titriyor,

Köklerim huzurda, gönül yetmiyor.

Umudum yanıyor, ruhlar tekliyor,

Sevdamı süpüren, yeller utansın.



                                      H.Arpacı.2011,ÜSKÜDAR

GELMEZ DEME


Tanrı nedir bilmesende,
Ask acısı çekmesende,
Yetim yaşı silmesende,
Ölüm bana gelmez deme.

Tahtın kara, bahtın kara,
Gönüllere açtın yara.
Tövbe etki, düşme nara,
Gonca güller, Solmaz deme.

Yıkılacak, tıkılacak,
Posa gibi sıkılacak.
Malın mülkün saçılacak,
Ölüm beni almaz deme.

Ölüm sana gelecektir,
Saltanatın gidecektir.
Umutların sönecektir,
Huda beni bilmez deme.


H.Arpacı-27.12.2011-Üsküdar

17 Mart 2012 Cumartesi

CANLAR AĞLIYOR

Yapraklar kuruyor, çınar ağlıyor,
Sularım çekildi, , pınar ağlıyor
Yüreğim titriyor, canlar ağlıyor.
Gönlümün çok mahzun anları bu gün.

Yeşiller, maviler karıştı birden,
Bir hayalet koptu, en yücelerden.
İniyor benliğime, zor gecelerden,
Gönlümün çok mahzun anları bu gün.



                                                             H Arpacı 2011


CANAN

Kaderden saplanan Gülşen’i mızrak,
Bırakın yakarsa yaksın demeyin.
Zafer gök gibidir, yakın ve ırak,
Bırakın bakarsa baksın demeyin.

Dalga dalga saran ümitlerimiz,
Boğsun karanlığı girdaplarımda.
Hazırken cennette dünden yerimiz,
Dinmeli sam yeli mehtaplarımda.

Güneşin şahini müjde vermeli,
Kurşunla ciğerim kardeş olunca.
Yiğit olan kıra kıra ölmeli,
Düşmanı, meydanı, zulmü bulunca.

Çöllerde seraba özlem duyulur,
Billurca suları, görmek istersen.
Özlemin yarası aşkla oyulur,
Hayatı insanca örmek istersen.

Hasretin beynime ur oldu canan,
Gel haydi… Bekletme canımızsan gel.
Tutsaklı sevgiler son buldu canan,
Damarlarda akan kanımızsan gel.

                                             1974-Ankara

İNCE BİR SIZI

Sevgiyi ibrikten, içsem ne olur,
İçip içip yardan, geçsem ne olur.
Güzeller içinden seçsem ne olur
Yollara,bağlara,dağlara,hey..hey...

Ben bir Küçük böcek, nazlıyım nazlı,
Yerimde duramam, Küçük avazlı.
Kavalını çalan, elinde sazlı,
Güller gazel olmuş,olana hay..hay..

Değişti dünyanın dengesi, hızı,
Karıştı âlemler, oğul ve kızı.
Başladı kabirden ince bir sızı,
Kemikler sevgisiz,kalana vay..vay...

            H.Arpacı-01.02.2012-Kartal

3 Mart 2012 Cumartesi

ÇAKIVER GİTSİN

Bir şehit ailesine’
Çamuru yoğurun ekmek yerine,
Sen ekmeği yeme, bakıver gitsin.
Dağları deviren, yorgun mehmedim,
Sen vatana kurban oluver gitsin.

Susarsan kar suyu, yağmur suyuna,
Camızlar misali, dalıver gitsin.
Siyah zeytinleri, hayal ederek,
Bir günlük zenginde, oluver gitsin.

Sınırda düşmanı, kaderi bekle…
Talancılar için, don’u ver gitsin.
Konaklarda yakıt biterse eğer,
Kıvrılmış ot gibi, yanıver gitsin.

Okul, doktor, ilaç senin neyine,
Zencefil limonu, içiver gitsin.
Batık kredinin, soysuz itlerin,
Beynine kurşunu sıkıver gitsin.

Düzenden beslenen, asil bitlerin,
Kene bayramını, yakıver gitsin.
Vicdanı sabırla savrulmuş yiğit,
Tabandan çakmağı çakıver gitsin.

            H.Arpacı-10 Ocak 1997-ist






KAÇARKEN

Baharında açan çiçekler gibi,
Tel tel dokunsaydı kıvılcımların.
Vicdansız.. gülleri hep sever gibi,
Doğradı beynimi, zalim hınçların.

Hayaller üstüne bir çizgi çektim,
Şu koca devranın dönüşü gibi.
Belki koş, belkide hiç diyecektim,
Seraba susayan, bir yolcu gibi.

                                             1975,Ankara








DÖNECEKSİN

Hani bir ormanda,
Öpülesi fidan olacaktın.
Seni izleyecektim,
Kalbini dinleyecek,
Ve seni koklayacaktım.
Bahardan kalma kokularla,
Işıklar saçacaktın.
Temiz oksijenler verecek,
Hasret hasret yanan göğsüme,
Serinlik düşürecektin.
Papatyalar üstünde hoplayacak,
Sarılıp devrilecektik.
Baharın bütün çiçeklerini,
Toplayıp harman edecektik.
Bin bir renk bulutlar altında,
Sağnak,sağnak,
Sevgi yağacaktı üstümüze.
Bu ilahi aşka;
Yıldızlar selam duracak,
Güneş batmayacaktı hani?

Bütün bunlara inat,
Yeni bir nur doğacaktı bahtımıza.
Senden ve benden……
Nefesler yükselecekti,
Yetişip ormanın en büyük,
Dahada büyük,
Çınarı olacaktı hani.
Belki gökten bir ay parçası,
Belki bir nur tanesi,
Çınarın zirvesinden,
Sonsuza bakacaktı.

Ve biz bir ağustos ayında,
Yandığımız,
Yoğrulduğumuz zaman,
Huzurla toprağın altında.
Çınarın tepesinden,
Ezan sesleriyle,
Dualar okuyacaktı.
Ve biz ebediyete karışmış,
Mis kokulu tenlerimizle,
Huzuru bulacaktık.

Sen ey ay yüzlü melek,
Zemzem tadında su gibi,
İçilmek varken.
Sisler gibi uçup,
Bulutlar gibi kaçıp gittin.

Dereler isyan etti akmıyor...
Baharda çiçek açmıyor karanfil.
Güneşe inat ediyorlar,
Çekildi sular işte.
Tüm kâinat gibi,
Sende eriyip bir gün,
Yanıma döneceksin.

                                      12.04.2010-Ataşehir










KADERİNDEN KAÇIYORSUN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/
Gel güneşle, doğ güneşle,
Sağnak sağnak, yağ güneşle,
Hazanları boğ güneşle,
Gözler seni, özler seni.

Mavi mavi derinlerde,
Uçuyorum enginlerde.
Bazen elde, bazen dilde,
Sazlar seni, özler seni.

Nefesinde nefesimiz,
Hepsi ayrı, hepsi temiz.
Gökyüzünde parlayan iz,
Gökler seni, özler seni.

Uçuyorsun, açıyorsun,
Nur ışıklar saçıyorsun.
Kaderinden kaçıyorsun,
Yüzler seni, özler seni.

Gideceksin, edeceksin,
Cümle kurup, nideceksin.
Kitabına döneceksin,
Cüzler seni, özler seni.

Anla desem, dinle desem,
Hayat böyle; bilme desem,
Ömür gitti ilme desem,
Çözer seni, özler seni

Gel buraya, gir buraya,
Kalbindeki sır buraya,
Dünya artık dar buraya,
Sözler seni, özler seni.

Aklı açık, fikri açık,
Gönlü mahzun, zikri kaçık,
Aşk fakiri, garip çocuk,
Bakar bakar, özler seni.

                   30.09.2011-Ataşehir