ALDIRMA SAKIN GÜZEL

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Denizin dalgasına,
Aldırma sakın güzel.
Kalbini martısına,
Çaldırma sakın güzel.

Dalgalar bazen deli,
Olurken yağmur seli,
Güneşe yol vermeli,
Sandırma sakın güzel.

Taşların rengi farklı,
Yüzleri al yanaklı,
Bakarlar ama haklı,
Aldırma sakın güzel.

Bahçeler çiçek çiçek,
Üstün de binbir böcek,
Uçarken kim görecek,
Kaldırma sakın güzel.

Hasan’ın gönlü kuştur,
Sevdası biraz hoştur,
Rüyası gene boştur,
Çaktırma sakın güzel.

Hasan Arpacı, Üsküdar

BESMELE ÇEKEREK

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Besmele çekerek haram yiyenler,
Kalbi; fitne, fesat, selam diyenler.
Allah sizi yıksın talan eylesin,
Hukuksuz düzene devam diyenler.

Toplumsal ahlaka kezzap döktünüz,
Yetimin ağzından dişler söktünüz.
Neler varsa yakıp yıkıp biçerek,
Enkazına baykuş gibi çöktünüz.

Kuantum iklimi yağmuru bekler,
Hasan’ın aklıda bunu destekler.
Şimşekler çakarken yerler yarılır,
Anlamaz bunları sefil köpekler.

Hasan Arpacı, Üsküdar

BİZİM IRAZ

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Lokantada gördüm bizim Iraz’ı,
Cebine doldurmuş beyaz kirazı,
Geçen yıl vurunca kışın ayazı,
Kafayı üşütmüş soran sorana.

Fistanı kırmızı gözleri yeşil,
Çayıra bulanmış dizleri yeşil,
Muhabbeti sağlam sözleri yeşil,
Sokakta görünce kaçan kaçana.

Sarımsaklı yemiş kokuyor tazı,
Sesi biraz kısık gitmiş boğazı,
Durumu perişan çekilmez nazı,
O gelirken yolda duran durana.

Hınzır Davut onu alıp gelmişti,
Meyhaneye komi diye vermişti,
Sonra defterinden tutup silmişti,
Ahlaksız Davud’a vuran vurana.

Kaderin cilvesi belirsiz gerçek,
Iraz’ın halini kimler bilecek,
Sebebi olanlar hesap verecek,
Diye ağıtları duyan duyana.

Ha! şimdi Davud’u soran olursa,
Makamı yükselmiş çıkmış deyyusa,
Sürünüyor nesli biri sorarsa,
Bu yolda çok ibret alan alana.

Hasan da bu hali görünce yazmış,
Hayat bazen kara bazen beyazmış,
Kimisi mazlumken kimisi azmış,
Taşı gediğine koyan koyana.

H. Arpacı, Beyoğlu, İstanbul

CEVİZ İÇİ

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Hayat böyle işte bir ceviz içi,
Kadar bile cürmün olmaz dünyada.
Her şey rüzgar gibi gelip geçici,
Mezar bile kalmaz yalan dünyada.

Dağlardan çiçekler yanmış da gelmiş,
Dalgalar aşkına kanmış da gelmiş,
Bu aşkı gerçektir sanmış da gelmiş,
Gülizar da kalmaz yalan dünyada.

Rüzgarla ateşin dansını bilsen,
Yanan canlar gibi tezgaha gelsen,
Kibirini kırsan biraz eğilsen,
Hilekar da kalmaz yalan dünyada.

Otel için orman yakanlardanız,
Maden için yalan sıkanlardanız,
Her türlü planı yapanlardanız,
Sanatkar da kalmaz yalan dünyada.

Hasan kainatın hali perişan,
Bu gün yangın başlar yarın heyelan,
Ruhlar ayaklanır kurulur divan,
Sahtekar da kalmaz yalan dünyada.

Hasan Arpacı, 2024, Üsküdar

HAYALLERİM KÜSKÜN

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Ah… dostum!
Ben bu diyarlara göre adam değilim.
Ne ben onlara yanaşabildim,
Ne de onlar bana alışabildi.
Daha ne söyleyim.

Düşüncelerim düşkün,
Hayallerim küskün.
Ben hep,
Başka alemlerdeyim…

Hayatta bir kez,
Güzele doğru gidecekken,
Yanlış karar verdim.
Ömrüm boyunca hep,
Onun derdindeyim.

Anlamsız dünyanın,
Cevapsız bendindeyim.
Ömrüm gelip geçti,
Ama,
Ben hala onun gölgesindeyim.

Hasan Arpacı, SAMSUN

HUKUK BUNUN NERESİNDE

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Ağustosta ekin biçer,
Kıyısında şarap içer,
Gök gürlese bana küser,
Hukuk bunun neresinde.

Sigarası anız yakar,
Sonra gelip bana takar,
Doğuşundan beri sakar,
Akıl şunun neresinde.

Öğlen olur vur kafayı,
Kuşlar gelir kap sopayı,
Anırınca kov sıpayı,
Akıl onun neresinde.

Akşam olur hapsız yatmaz,
Yılda bir kez oruç tutmaz,
Sürü bulsa sığır katmaz,
Asıl sorun neresinde.

Haram yemez gıybet etmez,
Anlamaya akıl yetmez,
Gariplere kötü demez,
Yanlış kulun neresinde.

Ele bele dile sahip,
Felsefesi olmuş gaip,
Kendi fakir ruhu garip,
Şeytan bunun neresinde.

Hasan artık dostum dedi,
Kötü bir söz söylemedi,
Aşk bağına gelemedi,
Akıl ruhun pençesinde.

Hasan Arpacı, 1980, Amasya

KÜTÜKLER

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Hece vezni aruz vezni şiire,
Mana yükler sevgi yükler aşk yükler.
Kalbin akıyorsa meşke zikire,
Sele verin bitsin gitsin kütükler.

Kütükleri tutar saz da yaparız,
Yumurtayı koyar kaz da yaparız,
Havalara girer tozda yaparız,
Sanattan uzağa gitse sülükler.

Sülükler hep mutlu cümleler tüzün,
Yaşarken baharı geliyor güzün,
Fikirlerde korku ruhlarda sürgün,
Olamasa bentleri yıkar külünkler.

Külünkleri tutan ellerde lazım,
İklimi anlatan dillerde lazım,
Temizliği yapan sellerde lazım,
Aydınlığa doğru koşsun bebekler.

Bebekler dünyanın temeli demek,
Temele harcanır bir ömür emek,
Hasan’ın aklına fikir üflemek,
Günahtır be dostum küser melekler.

Hasan Arpacı, Güre, Edremit

SEN KOKUYORSUN

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Teninin kokusu sinmiş yastığa,
Başımı koyunca sen kokuyorsun.
Pencereden baksam karşıki dağa,
Sesini duyunca sen kokuyorsun.

Mutfaktaki sarı beyaz kupada,
Banyodaki yeşil mavi tapada,
Balkondaki ucu kırık sopada,
Elime alınca sen kokuyorsun.

Saksıya diktiğin sarı çiçekte,
Komşuda sevdiğin küçük bebekte,
Sabah uyanınca hemen dilekte,
Adını anınca sen kokuyorsun.

Pencereden gelen rüzgarda bile,
Yağmura susamış diyarda bile,
Aklımı kaçırdım firarda bile,
Nefesi alınca sen kokuyorsun.

Kovanın içinde arı balında,
Bahar güneşinde ağaç dalında,
Korkusuz güzelin beyaz şalında,
Böcekler uçunca sen kokuyorsun.

Dünyanın hali bu çaresiz işte,
Gönül vurgun yemiş kalbe girişte,
Sevdaya yüz kurban veren dervişte,
Nağmeler çalınca sen kokuyorsun.

Hasan’ın kaderi gül yaprağında,
Yerlere serilmiş güz toprağında,
Bazen uçup gider asma bağında,
Üzümü tadınca sen kokuyorsun.

Hasan Arpacı, Üsküdar

SULAR KÜSTÜ

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Dağların üstüne dağlar konulmuş,
Yıldızlar içine çağlar oyulmuş,
Gözler şimşek şimşek kalpler vurulmuş,
Desem de hayatın sonu var çocuk.

Kuantum düzüne yağmurlar yağsa,
Sevgi ırmağından barajlar dolsa,
İçine krallık tahtın kurulsa,
Desem de dünyanın sonu var çocuk.

Yıldızlardan ilham inse kalbine,
Kimse bakmaz senin ela rengine,
Kainatın ilim ile derdine,
Desem de bilimin sonu var çocuk.

Güneş gitti sular küstü buz tuttu,
Kutuplara bahar geldi muz yoktu
Devir geçti ömür bitti tuz koktu,
Desem de hayalin sonu var çocuk.

Hasan şu dağlara selam verende,
Fırtına eserken bağrın gerende,
Sevda bahçesinden güller derende,
Bütün fanilerin sonu var çocuk.

Hasan Arpacı, 2025, Ortalıca, Tosya

TAKYONLAR VARMIŞ

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Sana biri bakmış izleri kalmış,
Gözlerden gözlerin enerji almış,
Kalpten kalbe giden takyonlar varmış,
Frekans, titreşim, rezonans desem.

Her şeyin bir dili imajı vardır,
Her yolun yokuşu virajı vardır,
Bozonlar geçerken mesajı vardır,
Diyerek bin sırla bir ömür sevsem.

Kuantum dilinde madde yok gibi,
Ruhselman okursan bulunmaz dibi,
Hasan’la leptonun gerçek sahibi,
Kimdir diye baktım ah… bilebilsem!

Hasan Arpacı, 2025, Üsküdar

YANAN MUMLAR

http://dusunceuretelim.blogspot.com

Ömür doldu hayat bitti bak hele,
Gözlerine leke düşmüş ne dersin.
Yeni yol da ışık varsa yak hele,
Bakanlarda sana gülmüş ne dersin.

Saçlarına karlar yağmış görsene,
Üzerine çiçek konmuş bilsene,
Geçen geçti kalan zaman kaç sene,
Eski dostun bu yıl ölmüş ne dersin.

Deprem oldu yer gök gene savruldu,
Mevsim kurak bu yaz böyle kavruldu,
Ormanlar hep alev kustu yoruldu,
Olanları Tanrı görmüş ne dersin.

Lisede ki zengin çocuk Selamet,
Gece gündüz yapar iken hamaset,
Son günlerde yaşar olmuş sefalet,
Defterini şeytan dürmüş ne dersin.

Bizim patronlardan dürzü olanı,
Dolaşıma koymuş bir çok yalanı,
Tamda yapacakken vurgun talanı,
Adalete leke sürmüş ne dersin.

Gençlik gitti güçlük geldi alındı
Yalan dolan bütün ömür çalındı,
Baraj doldu pislik taştı salındı,
Bunu bile onlar kurmuş ne dersin.

İşte hayat bir gün gelip bitecek,
Yanan mumlar teker teker sönecek,
Zengin fakir hepsi veda edecek,
Anlamayan cahil körmüş ne dersin.

Hasan hayat biter sahtekar bitmez,
Yalan bahçesinde dumanlar tütmez,
Sevgisiz ormanda bülbüller ötmez,
Güfteler besteye küsmüş ne dersin.

Hasan Arpacı, 2016, Üsküdar