30 Kasım 2015 Pazartesi

BEBEK SEVINSIN

Allah'a inan ki güven ki kızım,
Seni gördüğünde melek sevinsin.
Dünyada adil ol sakin ol oğul,
Sofrana gelecek ekmek sevinsin.

Fakire, garibe elini uzat,
Her daim hayıra dilini uzat,
Zekatını ver de malını çoğalt,
Yanağından öpen bebek sevinsin.

Yaşlıya hürmet et sakın alınma,
Dünya benim diye böyle salınma,
Senin de binerler bir gün dalına,
Dalından ayrılan yaprak sevinsin.

Hatır yap, gönül al, ahlaklı yaşa,
Ölüm er geç gelir bu garip başa,
Zulme karşı savaş; etme temâşâ,
Mezara varınca toprak sevinsin.


H.Arpacı,1.10.2015,Ortalıca, Tosya

29 Kasım 2015 Pazar

ATATÜRK GIBI BIR ADAMI

Askerlikte fikir sunmak,
Hedefi vurmaktan zordur.
Ama...
Hep komutan konuşur,
Asker susar.
Komutan sorar,
Asker cevaplar.
At gözlüğünü takmış gözüne,
Bakınca hayalini görür,
Gördüğü onun için doğrudur.

Soru;
Baltacı; katerina için devleti satar mı?
Bütün cevaplar evettir...
Sıkıysan tersini söyle;
Öyle değildir diye,
Çünkü
Tam demokrasi hâkimdir askerde.

Bir sorum var komutanım,
Sen olsan yaparmısın,
El cevap...
Otur lan sen salakmısın.

Soru:
Osmanlı’yı seven var mı,?
Bütün cevaplar,
Osmanlı;
İrticacı, yobaz, gerici, zalim,
Hatta o kadar ki,
Başından sonuna sanki
Adaletsiz serseri...devleti.

Bir cevabım var komutanım,
Ben Osmanlı'yı çok seviyorum,
İlerici bir devlet diye,
Düşünüyorum.
Ayrıca irticadan uzak,
Alnı açık, yüzü ak.
Çünkü Onu,
Atatürk gibi bir komutanı yetiştirdiği,
İstiklal savaşını yönetenlerin,
Devleti olduğu,
Dünyaya adalet yaydığı,
Mazlumların  ayağına vardığı için,
Seviyorum...

Cumhuriyet henüz çıkarmadı,
Atatürk gibi bir adamı.
Hele bir bekleyelim,
Görelim gelecek Zaman'ı,
Cumhuriyet bizimdir,
Osmanlı hepimizindir.
Komutanım...

H.A.1981,Ortalıca, Tosya


ÂLEME RAHMET OLSUNLAR

Mevsim çiçeklerine,
Bereket savurdum.
Ola ki;
Yağmura sevgi yollasınlar.

Çöl sıcağında,
Umutlarımı...
Kar tanelerine yükledim.
Ve ben her gün,
Çiseleyen yağmurlara inat,
Ağlayan,
Kara bulutlarla yas tutuyorum.
Hem dağlara, hem bağlara,
Ve hem de,
Kınalı kuzulara... 

İstiyorum ki,
Sevgiler mahzun kalmasın,
Sevenin;
Gözyaşında yıkansınlar,
Âleme rahmet olsunlar.


H.Arpacı,2010,Ortalıca,Tosya

28 Kasım 2015 Cumartesi

MAALESEF MÜSLÜMAN

Sofranda yemeğini yer,
Dışarıda sana söver.
Yanında...
Ayet ve Hadisten bahseder,
Kul hakkı, yetim hakkı der,
Mümin’lik onda ne gezer.

Başka âlemde,
Ne herzeler yer,
Bunun adı insan...
Maalesef Müslüman.

H.Arpaci.1.10.2015,Üsküdar 


26 Kasım 2015 Perşembe

KAPRIS YAPTI

Bir güzele selam verdim,
Kapris yaptı, döndü bana.
Buyur benden çiçek dedim,
Dudağını büzdü bana.

Göz ucuyla şöyle bakıp,
Diğer gözle nişan çakıp,
Rüzgâr gibi yandan akıp,
Kokusunu sürdü bana.

Böyle tafra böyle hava,
Olmaz Can’ım olmaz ama,
Gençlik işte başa bela,
Hınzır, hınzır güldü bana.

H.Arpacı,15.10.2015,Üsküdar


TAYYIP OĞLUNA

Kökleri derinlere inse de,
Çınarlarda devrilir.
Onlara da bir gün,
Bir salâ verilir,
Toplu dua edilir.
Mevsimle gelen yaprak,
Yaprağı bekleyen toprak,
Varılacak son durak,
Tabi ki Olacak...

Yaşı seksen sekiz,
Diğeri doksan.
Yüreği yaralı gözleri sarı,
Kaderi kaygılı,
Anadolu kadını.
Geleceği sararmış,
Toprağına, devletine bağlanmış.
Ayıramadım oradan...
Bir ay sonrasına odaklanmış,
Geleceği için oy kullanacakmış.
Oylar Yörükoğlu’na,
Kalpler Tayyip oğluna,
Ülke genelinde katkı olacakmış,
Memleket meselesi daha önemli imiş,
Sağlık önemli değilmiş,
Öylede oldu.

Bir ay sonra,
Yapraklar döküldü,
Çınar kurumaya yüz tuttu,
Gelecek;
Yörükoğlu ile umutlu,
Tayyip oğlu ile mutlu,
Duaları böyle,
İnşallah... ama,
Çınar devrilmek üzere,
İnanıyoruz kadere.
Yürüyoruz kaderle...

H.Arpaci,6.10-1.11,2015,Ortalıca, Tosya


25 Kasım 2015 Çarşamba

DIN'MI EKONOMIYI YÖNETECEK

Hey...
Yetmişlerin kâbusunu yaşayan,
Seksenlerin namusunu taşıyan,
Anadolu çocukları!

Otuz sene önce başlayan hareket,
Belki de...
Yirmi sene sonra...
Dalga dalga olacaktır bereket.
Otuz yıl sonra...
Meyveler toplanacak,
Kırkıncı yılında,
Gül'ler bahçesinden,
Yükselen yıldızlar,
Ayla buluşacak.
Kimse o zaman,
İrticayı sormayacak,
Refah her şeyi unutturacak.
Göreceğiz,
Ekonomi dinimi,
Din mi ekonomiyi...
Yönetecek.

Milliyetçilik nasıl bitecek,
Nasıl tükenecek,
Ülkeyi mi bölecek,
Yoksa
Bir karabulut gibi,
Memleketin,
Tepesine mi çökecek.

Elli sene sonra,
Yıl iki bin otuz...
Uzay çağı gelecek,
Ey sokaktan gelen nesil!
Uyumaya devam edersen,
Bu âlem seni,
Evinde, evrende...
Beyninden yönetmeye,
Devam edecek.
Nasıl olsa,
Hayal kurmak serbest,
Bunda benim emelim,
Gelecek; elli yıllık hayalim.

H.Arpaci,1980,Tokat




24 Kasım 2015 Salı

GÖZLERIN GÖZLERE

Şu garip gönlümde çakan kıvılcım,
Yakıyor ruhumu bitmiyor acım,
Bir buse ver bana olsun baş tacım,
Özlettin kendini özlettin gene.

Uzak diyarların Gül’ü olsan da,
Sevgi'nin dilleri birdir aslında,
Gözlerin gözlere her temasında,
Yakmıyor içimi yakmıyor deme.

Var mıdır sevginin tarifi dersem,
Dilinden yol bulup kalbine girsem, 
Hicaz makamında şarkılar sersem 
Serdiğim şarkıya sitem eyleme.

H.Arpacı.5.11.2015,Üsküdar


VERDIM DILEKÇEMI

İnanmak!
Zor iş be birader,
Tanışmaya...
Oturuyorsun hemen,
Derler bismillah...
Görüşmeye...
Başlarken diyorlar,
Hemi vallah, hemi billah,
Her şeyin başında hemen,
Tek yol...
Cennet ve cehennem.
Sanırsın,
Onların misafir odası.

Birde;
Pişkin pişkin anlatırlar;
Hele kul Hakkı’nı,
Allah affetmezmiş.
Gıybet yaparsan eğer,
Kardeş eti yenirmiş,
Dikkat etmek gerekirmiş.
Sırat kıldan inceymiş,
Kılıçtan keskinceymiş.
Ama bunlar için,
Galata köprüsü mübarek.
Bütün bunları sıralayanı,
Sanırsın ki Tanrı yakını,
Veya
İkinci göbekten akrabası.

Her şeyiyle güvenirsin,
Alır önce güvenini,
Sonra vekaletini,
Allah'ın adını andı,
Ayetleri sıraladı,
Daha ne yapsın zavallı...

Ama yaşamak başka,
Ameller ayrı,
Münafıklığın,
Mertebesi varmış meğer,
Müslümana,
Makamı, parayı, havayı,verde,
O zaman bak,
Allah'la hangi mesafede,

Fakat kardeşim be,
Bir Müslüman toplumda,
Bu kadarıda olurmu deme,
Genede;
Gönderiyorum bunları,
Allah'ın adaletine.
Onun düzenini korumak için,
İhtiyacı yok ki,
Benim söylemlerime.
Sadece muhtacız,
Onun adaletine.
Bende...
Verdim dilekçemi,
Makamı aliye...

H.Arpacı,2013,Üsküdar


22 Kasım 2015 Pazar

ŞEYTAN KILIĞINDAN


Çevreni, dindaşı sanma ki salak,
Şeytan kılığında insandır belki.
Hayvandan aşağı domuzdan alçak,
Dünya için belâ, ziyandır belki.

Allah'ın nimeti dünyayı bile,
Zindan ediyorsa kendi kendine,
Mazlumun ahını son nefesinde,
Hisseder, duyarsa uyanır belki.

H.Arpacı,10.15.2015,Üsküdar 


21 Kasım 2015 Cumartesi

PIR SULTAN IZINDE

Ayakkabım yırtık, delik olsa da,
Ben bir köy çocuğu arif oğluyum.
Sırtımda kabanım, paltom yoksa da,
Pir sultan izinde bir Köroğlu’yum.

İnsanım hor görme yazıktır bana,
Ahımı bir duysa sarsılır dünya.
Haykırsam yürekten yüce dağlara,
Allah şahittir ki ben Kuloğlu’yum
                                 
Yaradan diyor ki eşit olunuz,
Yetimi garibi elde tutunuz,
Devrilsin, yıkılsın kibir putunuz,
Dilimde türküler Dadaloğlu’yum.

Ellerim nasırdır başımsa diktir,
Karnım açtır belki sırtımsa pektir,
Tanrı bana yoktan bir kalem verir,
Destanlar yazarım; Kozanoğlu’yum.

Haram yememişim helaldir sütüm,
Toprakla geçiyor bütün bir günüm,
Kır atın sırtında gidiyor ünüm,
Kutup yıldızıyım; Yörükoğlu’yum.

H.Arpaci.1978.Ankara


20 Kasım 2015 Cuma

ORKIDEM ISMINI YAPRAĞA YAZDIM

Sevgilim ismini dağlara yazdım,
Mevsim kar'ı ile eriyip gittin.

Güzelim ismini kumlara yazdım,
Sabah yellerinde toz olup gittin.

Meleğim ismini sulara yazdım,
Yağmurla rüzgârla süzülüp gittin.

Bir tanem ismini Bulut’a yazdım,
Güneş'le birlikte kaybolup gittin.

Sevdiğim ismini alnıma yazdım,
Yıkadım su ile sararıp gittin.

Böceğim ismini yollara yazdım,
Kıskanan gözlerde kararıp gittin.

Çiçeğim ismini ruhuma yazdım,
Kaderimi yaktın dağlayıp gittin.

Orkidem ismini yaprağa yazdım,
Şafak vakti şöyle ağlayıp gittin.

Yüreğim ismini taşa kazıdım,
Kalbimi kalbine bağlayıp gittin

H.Arpacı,10.10.2015,Üsküdar.




17 Kasım 2015 Salı

KADINLARA YAZIYORUM

Şiirlerimi bazen,
Kadınlara yazıyorum...
Yazamazsam şayet,
Karakalemle çiziyorum,
Hemen soruyor kızlar,
Bana mı yazıldı bu mısralar.

Eskiden olsa,
Bir sigara tellendirir,
Bir kara kalem resim yapar,
Veya bir gazel çeker,
Öyle yazardım.

Şimdi ise...
Bilmiyorlar ki ben;
Kızıyorum yazıyorum,
Efkârlanıp çiziyorum,
Gururlanıp azıyorum.
Görüyorum,
Nokta koyuyorum.
Görmüyorum,
Oklar atıyorum.
Gel de ayır bakalım,
Kime yazıldı şimdi bu şiir.

Ama,
Gönlümün sultanına,
Gitmeden bir şiir yazacağım..
Gül'ler bahçesinde,
Yaktığım şiirlerimden,
Basılmayan kitaplarımdan,
Emeğin hatırına,
Bir hatıra bırakacağım...
Ve çiçek bahçesinde,
Kir çiçekleri içinde,
Onu bekleyeceğim...


H.Arpacı,2008,Üsküdar

15 Kasım 2015 Pazar

SAMANLIK

Hey! Samanlık,
Ben doğduğumda,
Sen gene varmışsın,
Ben bildiğimde,
Heybetin ve asaletin,
Anılırdı dilinde milletin.

Bak kaç nesil gitti,
Sen hala ayakta ve yorgun,
Belki de; gidenlere vurgun,
Herkese dargın,
Duruyorsun, uyuyorsun...

Seni dağlardan,
Tek tek toplamışlar,
Ustanın ellerinde,
Bir samanlık yapmışlar,
Dedeler, nineler, kediler,
Ve daha niceler,
Gelip gittiler...

Samanlık;
Senin çürümene,
Ben dayanamam.
Şayet sen göçecek olursan,
Bende bu bölgeden,
Çeker giderim, göçerim,
Yani...

Yeni mahalleme.

H.Arpacı,2.11.2015,Ortalıca, Tosya


UFUKTA GÜNEŞ SARISI

Kaldırırlar tatlı uykundan,
Bir yolculuk başlar sıradan,
Şunun şurası,
Yirmi kilometre,
Yaşının iki katı.
Rakımsa;
Dört yüzden, bin beş yüze…
Dağların, vadilerin arası,
Gecenin bir yarısı,
Ufukta güneş sarısı,
Hava ağardı ağaracak,
Henüz kömür karası.
Kurtlar çekildi çekilecek,
Kuşlar öttü ötecek,
Derman bitti bitecek,
Yürü babam yürü...

Varacaksın gün doğarken,
Sıcak tepene inmeden,
Sisler zirveye çıkmadan,
Hayvanlar yem,
İnsanlar azık,
Haneler rızık,
Bekliyorken...

Bütün bunlar,
Çocuk ’tan daha önemli.
Veya kırsalda,
Çocuk olmanın gereği.
Ölmezsen; çalış ha çalış,
Ölene kadar...
Ölümüne yarış.

H.Arpacı,1979,Ortalıca, Tosya


14 Kasım 2015 Cumartesi

KIMSEDEN KORKMUYORUM

Çocuktuk,
Anneden, babadan,
Köpekten, hortlaktan,
Uymaca ve ecüncü’den,
Devler ülkesinden,
Büyüdük öğretmenden,
Korkmayı öğrendik.

Genç olduk,
Sevmekten sevilmekten,
Ölmekten öldürülmekten,
Askerden, polisten,
Ceberut devletten,
Devleti yöneten faşistlerden,
Birde;
Komünizmin gelmesinden,
Korkmayı öğrendik.

Kimse bize;
Güzel ahlakı,
Ulül emre itaati,
Allahtan layıkıyla korkmayı,
Düzgün yaşamayı,
Karınca gibi çalışmayı,
Vatansever olmayı,
Öğretmedi.

Ohh be...
Özgür'üm artık,
Kimseden korkmuyorum,
Allahtan başka....

H.Arpacı,1979,Ankara


12 Kasım 2015 Perşembe

KALBIMIZDE SIZI KALIR

Güzelliğin gelip geçer,
Asaletin baki kalır,
Saçlarına aklar düşer,
Oda gider hâki kalır.

Düşme şair kalemine,
Aşkımızın izi kalır,
Dâhil eder elemine,
Kalbimizde sızı kalır.

Sevenlere hor bakana,
Sonunda bir mazi kalır,
Âşık beste yapar sana,
Onunda bir sazı kalır.

Arpacıda uçup gider,
Kitaplarda yazı kalır,
Maşukuna selam eder,
Sözü kalır nazı kalır.


H.Arpacı,18.09.2015,Üsküdar

10 Kasım 2015 Salı

BIRLIKTE GIDELIM DERGAHA

Ben mü ‘minim diye,
Övünmüyorum..
Birazcık,
Münafıklık var bende.
Çünkü bütün söylediklerimi,
Her zaman,
Tam tamına yaşamıyorum...

Günahkârlıkta var bende,
Çünkü ben, 
Bazen; Kuralları aşıyorum..

Dönüp yüce rabbime,
Tövbeye gidiyorum...
Oda bıktı usandı benden,
Sanki orası,
Hacı baba tekkesi.
Tanrı neden sürekli affetsin ki,
Böyle günahkâr,
Kendini bilmezleri.

Bak nefsim;
Günah işlemek için,
Zaman,para,beyin,suç,gerek..
Oysa dürüstlük bedava,
Gel...
Etme ömrünü berhava,
Birlikte gidelim dergâha,
Birlikte varalım,
Son sözümüz olsun,
Allah'a.......


H.Arpacı,1999,Kartal

9 Kasım 2015 Pazartesi

BEYIN BU DURMUYORKI

Çocuktum ama,
Kendimce şiirler yazar,
Hikâyeler okurdum.
Ortaokula vardık,
Çocuksun dediler.
Köyden gelenler,
Önce...
Konuşmasını düzeltmeli,
Diye söylediler.

Liseye vardık,
Pir sultan, Karacaoğlan,
Uzak felsefede,
Her şey din, vatan, millet,
Dava yönünde.
Bizde eğilimlerimizi,
Toprağa gömmekle,
Kapattık sorunu böylece.

Üniversitede özgür olduk,
Güzel bir ortam bulduk,
Düşüncemizi söyler olduk,
Yazar olduk, çizer olduk,
Yüzlerce şiirle buluştuk,
Sonunda memur olduk.

Fakat
Geldi çattı 12 Eylül,
Ortama şöyle bir baktık,
Kitaplarımızla beraber,
Şiirlerimizi de yaktık.

Beyin bu durmuyor ki,
Durduğu yerde,
Her gün,
Yeni şeyler üretiyor,
Yazmazsan kafatasın patlıyor,
Yazarsan,
Birileri çatlıyor.

Geldi 28 Şubat;
Memurluk başa bela,
Gene bütün şiirler,
Oldu berhava...

Bunlar iyi bir ders oldu,
Unutulanlar benimle kaldı.
Kitaplarım arasından,
Topluyorum şimdi,
Yan yana gelirlerse,
İyi bir tarih olurlar belki de.
Bende tövbe ettim,
Bir daha şiir yakmayacağım,
Atmayacağım,
Korkmayacağım,

Artık Özgür'üm,
Yaşasın özgürlük,

H.Arpacı,2005,Üsküdar



7 Kasım 2015 Cumartesi

HOP HOP HOPLAYIN GENÇLER

Basın; bu toprak sizin,
Hop, hop hoplayın gençler.
Toprakları toz yapın,
Zıp, zıp zıplayın gençler.

Simsim ateşi yaktık,
Oyna, oynayın gençler.
Güreşimiz var yarın,
Tutun, tutuşun gençler.

İlim Çin’de mi... koşun,
Çat, çat çatlayın gençler.
Lokma helalse... yiyin,
Pat, pat patlayın gençler.

Varsa size yan bakan,
Pay, pay, paylayın gençler.
Birlikten yana fikri,
Dan,dan söyleyin gençler.

Yeni çağa bir otağ,
Haydi, kur, kurun gençler.
Ufku zorlayın ufku...
Haydi vur, vurun gençler.

Şimdi artık bir türkü,
Tutun, tutturun gençler.
Bitmeyecek bu ülkü,
Coşun, coşturun gençler

Bitki, leylek ve kuşlar,
Özlüyor sizi gençler.
Bayram'da pişen aşlar,
Bekliyor sizi gençler.

Çölleri yeşil yapın,
Yapın sulayın gençler.
Uzayda yerler kapın 
Kapın durmayın gençler

Haydi gençler...

H.Arpacı,31,10.2015,Ataşehir



YILLAR KÖRDÜĞÜM

Gün geçti ay geçti yıllar kördüğüm,
Rüyamda hayalin gene gördüğüm.

Sararan yapraklar bana benziyor,
Hayatım kar gibi her gün eriyor.

Mevsim gibi hayat bir gün bitecek,
Bu çığlık, bu figan elbet dinecek.

Geriye ne kalır senden ve benden,
Yükselir sema ’ya aşk, sevgimizden.

Beni sonsuz kılan sana varıştır,
Belki de önünde son yalvarıştır.

Sevgi'den bir ateş yakalım gel de,
Anlasın kâinat bunu sayende


H.Arpacı,09.10.2015,Üsküdar

5 Kasım 2015 Perşembe

YA GÖRMESEYDIN

Ya görmeseydin,
Pembe renklerde açmış,
Armut çiçeklerini.
Tanımayacaktın o zaman,
Ayının; çok sevdiği meyveleri,

Ya görmeseydin;
Vurulduğun  güzeli,
Ne olacaktı peki,
Seni yakan gözleri

Ya görmeseydin;
Ayla Güneş’in dansını,
Aşkı nasıl tadacaktın,
Nereden anlayacaktın,
Kalbinin atışını,

Ya görmeseydin;
Âlemdeki mucizeleri,
Hayallere sığarmıydı,
Bunların tarifleri.

Ya görmeseydin;
Bahar'da açan çiçekleri,
Nereden bulacaktın içinde,
Dolaşan melek'leri.

Ya görmeseydin;
Kınalı kuzuları,
Nereden anlayacaktın,
Albayrağın rengini...

H.Arpacı,2014,Ataşehir





4 Kasım 2015 Çarşamba

BU HAVALAR BENI

Kötü ediyor,
Bu havalar beni.

Ne Güneş’i belli,
Nede Karayeli.
Ben; son Bahar’ın derdinde,
Başka âlemlerin kederinde,
Yüzüyorken... 
Sevdiğim başka yerde,
Başka şeylerin eleminde.
Her şey;
Onun hasretiyle,
Belki de Özlemi’yle.

Kötü ediyor...
Bu havalar beni.

H.Arpacı,1.11,2015,Ortalıca, Tosya


GUN OLA HARMAN OLA

Ben Kösdağ ormanında,
Tilki gibi gezerdim,
Tepeden vadileri,
Kartal gibi süzerdim.

Gece çamların dibinde,
Ay ve yıldızlar benimle.
Bir yanımda yatık,
Diğer yanımda,
Çengel kömüşlerimle.
Vermişim ayaklarımı ateşe,
Varmışım uykunun keyfine,
Ne babaya aldırıyorum,
Nede sarı beygire.

Cehennem ateşi gibi,
Közleri sorma.
En büyük zevk,
Üstünde mantar pişirmek,
Birde afiyetle yemek.
Zaten hayatım bir rüya,
Umurumda bile değil dünya.

Böyle şiirleri,
Kimse beğenmez çevremde.
Korkumdan söyleyemem bende.
Bütün konular var ya,
Olmalıymış,
Vatan millet Sakarya.
Gün ola harman ola,
Boş ver be hasan,
Aldırma...

H.Arpacı,1972.Ankara


3 Kasım 2015 Salı

INSAN BU

İnsan bu,
Üzülür içer...
Sevinir,
İçer...
Her gün işe,
Bir gün cenazeye,
Bir gün düğüne,
Diğer gün eğlenceye,
Gider.
Bu daire içinde,
Hayatı biter...

H.Arpacı,1998,Kartal


BIR GÜNÜ YAKARIM

Her sabah,
Bir boşluğa kalkarım.
Ne yapacağım belli değil...
Bir gökyüzünü boyarım,
Bir güneş'i sıvarım,
Aydınlığa hasret kalır,
Karanlıkta koşarım...

Bazen de;
Bir piç'in yüzünden,
Kahrolan dünyama bakar,
Bir günü yakarım...

Genelde;
Ne halt edeceğimi bilmez,
Taktıkça takarım...
Bir serap sanki yaşamak,
Rüyada bile çatılar kurmak,
Hele aşkı on ikiden vurmak,
Hayaliyle günlere,
Neşter atarım.

Umuyorum ki;
Günler biter, yıllar biter,
Neşe ve keder;
Ömür gibi...
Su misali,
Çekip gider...

H.Arpacı,22.10.2015,Üsküdar