17 Ocak 2021 Pazar

HOP İHTİYAR

http://dusunceuretelim.blogspot.com


Bu gün 15 Ocak,
Daha ne icatlar çıkacak.
İlahlar ferman buyurmuşlar,
Yaşlılar sokağa çıksa da,
Toplu taşım kullanmayacak.

Ama hayat devam ediyor,
Devlet vergi isterken,
Tebligat postadan geliyor.
Karşılıksız su bile vermeyenler,
İban gönderiyor.

Hani eskiden,
Köylerde bir söz vardı,
“Elini yüzünü yıka,
Su damı parayla”.
Hayal oldu şimdi bunlar,
O hayatı artık derelerde,
Sazan balıkların dan bile,
Kıskanır oldu kurbağalar.

Gene de deneyim dedim,
Tavşan gibi ürkek,korkak,
Usul usul yanaştım.
Turnikeye kartımı uzatır uzatmaz,
Badem bıyıklı güvenlikçi,
Davudi sesiyle bağırdı.
Hop ihtiyar!!
Elinde mavi kart var,
Sizin için çıktı bu kanunlar.
Sağır sultanlar bile duydu,
Duymadı mı yaşlılar.

Hemen oradan çatık kaşlı simitçi,
Kobra yılanı gibi,
Kafayı kaldırıp baktı,
Neredeyse kahkaha atacaktı.
Seyyar büfeci biraz üzgün,
Az kalsın ağlayacaktı.
Bir diğeri yürürken,
Ters ters bana bakarak,
Memleketi batırdınız zaten,
Sömürdünüz asalaklar deyince.

Ülkemin insanlarıyla,
Gurur duydum kendimce,
Yürüdüm ince ince.
Bu hale düşürenlere,
Bazı göndermeler yaptım,
Usulünce...

Hasan Arpacı,2021,Üsküdar

16 Ocak 2021 Cumartesi

KARIŞIP HARMAN OLMUŞ

http://dusunceuretelim.blogspot.com


Burnuma miss gibi,
Bahar dan kokular geliyor.
İnsan bunu duyunca
Yeni doğdum sanıyor

Bir adet Kamelya,
Dokuz paket Kardelen,
Yedi sepet Açelya,
Dokuz kök safran,
Benim için,
Olmuşlar harman.
Kırklanmış şarap,
Kutsanmış mihrab gibi,
Geçip giderken zaman.

Birinci ay dan on altı yıldız,
Kaparak huzura vardınız.
Gözleri boncuk boncuk,
Nazardan,
Çatlarmı sandınız.

Şimdi,
Kırmızı güller üstüne,
Güneş gibi doğmuş.
Aydınlık yolunda,
Adım,adım,
Coşarak koşuyormuş...

Hasan Arpacı,2021,Üsküdar

ÇOK KORKTUM ŞEREFSİZİM

http://dusunceuretelim.blogspot.com


Dün Kadıköy sokaklarını gezdim,
Kaplumbağa gibi yürüyerek,
Çevreyi izledim.
Her adımda polis arabası görünce,
Çok korktum şerefsizim.

Ağzımda maskem,
Elimde küçük kolonya,
Gözlerim radar gibi her yeri taramakta.
İzin saatinde sokaktayım ama,
Bellimi olur tecrübesiz polisler,
Çevrede olta atıyor,
Rastgeleni kapıyor.
Ağrı dağı gibi sakalı,
Ilgaz dağı gibi bıyığı olan,
Bir yaşlıyı hırpalıyor.

Hani demişler ya,
İti öldüreceğine korkut diye,
Bu taktiği uyguluyorlar bize,
Ama biz neler görerek geldik bu günlere.
27 mayıs 60 sildi geçti,
12 Mart 71 geldi geçti,
5 Şubat 75 esti geçti
12 Eylül 80 ezdi geçti,
28 Şubat 97 biçti geçti,
Bu kadar kabus yaşamadık genede.

Markete girdim birde ne göreyim,
Peynir saltanat kurmuş,
Yağla birlikte kilit vurulmuş.
Demekki para verip alamayan,
Başka başka yöntem bulmuş.

Dönerken evime,
Düşündüm uzun uzun bir süre.
Bizimkiler rahatça uyurken,
Fırat kenarındaki kuzuyu kurt kapmış,
Kemal’i afiyetle yemiş bile.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

ADALARA YÜZE YÜZE GELİRİM

http://dusunceuretelim.blogspot.com


Beni böyle tahrik etme güzelim,
Adalara yüze yüze gelirim.
Aşktan yana meylin varsa bilelim,
Düğümleri çöze çöze gelirim.

Oturup karşıma bayrak sallarsın,
Bazen dalgın dalgın yaşmak bağlarsın,
Bazen şaşırırsın bazen çağlarsın,
Kayaları geze geze gelirim.

Hele Temmuz ayı hele Ağustos,
Fırtına,karayel esse de lodos,
Çekilin yolumdan her şeye paydos,
Sınırları çize çize gelirim.

Daldım mı denize nefes almadan,
Çıkarım kıyıya şafak dolmadan,
Güneşle birlikte geri durmadan,
Dikenleri eze eze gelirim.

Ahdımızı atsan bile yabana,
Andımızı satsan bile Yunana,
Hasanı da katsan bile çobana,
Mermileri dize dize gelirim...

Hasan Arpacı,1995,Kuşadası

9 Ocak 2021 Cumartesi

AÇIZ DİYORUZ

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Yemek istiyoruz,
Sabret diyorlar.
Açız diyoruz,
Şükret diyorlar.
Ayakkabı istiyoruz,
Beklet diyorlar.
Sömürü var diyoruz,
Hikmet diyorlar.

Haksızlık var diyoruz,
İmtihan bu,
İsyan etme diyorlar.
Adaletsizlik var diyoruz,
Aldatan bu,
Devlete kin gütme diyorlar.
Fakirler ölüyor diyoruz,
Şarlatan bu,
Uyuyanı ürkütme diyorlar.

Vatan sever sağcılar,
Yurt sever solcular,
Bir birini yerken,
Baronların çocukları en çok,
Gökdelenlerde,
Senaryo izlemeyi sever.
Kırılan toprak olur,
Kurtulan yaprak.
Sonuçta gene,
İlahlara hizmet eder...

Hasan Arpacı,1978,Ankara

AKLIM KALP HIRSIZI

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Geride bırakıp garip bir belde,
Gelip buralara bulandık derde,
Ezan okunurken her bir seherde,
Nehir den nehire karışmaktayım.

Her yerler karanlık her şeyler acı,
Ruhum sokaklara dünden yabancı,
Aklım kalp hırsızı fikrim talancı,
Günden güne ben de şaşırmaktayım.

Gün olur vadinin eteklerinde,
Gün olur bozkırın çiçeklerinde,
Gün olur kovan’ın peteklerinde,
Hayaller kurarak yaşamaktayım.

Hasan Arpacı,1978,Ankara

AŞK SEVGİNİN ASALAĞI

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Aşık olmana gerek yok,
Sevmen yeterli.
Çünkü,
Aşk sevginin asalağıdır.
Aşkın dan ölüyorum diyenlere inanma,
Onlar aşkın çıngırağı,
Yalanın salağıdır.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

AY OLASIN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/

 

Sağ olasın,

Bağ olasın,

Yüceler de,

Otağ kurasın.

 

Ay doğasın,

Ay olasın.

Bastığın yerleri,

Aydınlık bulasın.

Kalbimin içinde,

Dağ olasın

 

Her sabah,

Güneş gibi,

Parlayasın,

Benim güzel meleğim.

Yağmur gibi yağarken,

Su gibi çağlayasın.

 

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

 

BACASI TÜTEN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Kasım’ın ortasın da,
Kamyonla çeltik taşırım.
Yedi saatte gider,
Beş saatte dönerim.

Neşet Ertaş,
Dertli dertli vurur sazın teline.
Lakin,
Uyku yükten daha ağır,
Biner şoförün ensesine.

Doğduğun memleket kaderinse,
Ben de kaderin nefesin de.
Dalmışım gidiyorum,
Yunus’un felsefesin de.

En çokta.
Neye özenirim bilir misin,
Hani gecenin bir yarısın da,
Herkes tatlı uykusun da,
Bacası tüten,
Işığı yanan,
Evlere bakıp geçerim ya.
Hem aklım orada kalıyor,
Hem de ruhum penceresinde.

Düşünürüm,
Belki bir gün gelir,
Tanrım bana da böyle bir mekan verir.
Vardır elbet,
Engin hazinesin de.

Hasan Arpacı,1979,Göynücek,Amasya

BALTİMORE UN KÜSKÜN AKŞAMINDA

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bu gün gene,
Büyük bir telaşla,
Kalktım yataktan.
Biraz dan,
Şafakta,
Yosun kokulu Boston’dan,
Yolculuk başlayacak.

Çevremde bir kaç melek,
Melekler içinde kelebek,
Ama bakamazsın onlara,
Yanarsın sonra.
Kimi Tanrı dan,
Kimisi felekten torpilli,
Adaletsiz dünya da.

Baltimore’un küskün akşamında,
Fil gibi böğüren kamyonlar,
Kurt gibi uluyan makinalar,
Yapraklar arasından,
Yılan gibi kayan trenler,
Işıkların dansıyla oynarken,
Alaca karanlıkta.

Ay sararmış,
Yıldızlar parlarken,
Okyanus’da ruhlar kararmış.
Fakat,
Bu karanlıkta çalışan mühendis kız,
Dünyayı kurtaracakmış.

Girince odaya,
Bir karınca gördüm.
Harıl harıl çalışan,
Basınca düğmeye,
Güneşi oda ya doldurdum.
Haykırdı çocuk gibi,
Bu mühendis ürkek kız,
Tabiki anlamadık,
Biz korkup şaşırmışız.
Dedim ki,
Korkmayın beyazlar güzeli,
Senin için aydınlattım bu yerleri.
Bak gözlerin,
Güneş gibi parlıyor.
Işıldayan aklında,
Şimşekler çakıyor.
Her dalgayı süpüren,
Tuttuğunu götüren,
Uyuyanı uyandıran,
Birileri de olmalı,
Oda seni bulmalı.

Şimdi,
Kalbine bir ateş atıyorum,
Ama ben müsait değilim.
Köprüleri yıkıyorum,
Aşk denen kasırgadan,
Uzaklara Kaçıyor,
Sevgi rüzgarın da,
Koşuyor,uçuyorum.
Haberin ola...

Seni böyle görmek kız,
Çok çalışkan ürkek kız,
Biraz halden anlarız.

Hasan Arpacı,1992,Baltimore,Usa

BİZ KÖYÜN ÇOCUKLARI

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Tavşan gibi zıplayan,
Taylar gibi hoplayan,
Biz köyün çocukları.
Kömüşler den daha az,
Beygirler den daha çok,
Kıymetliyiz hane de.
Olsa da oluruz,olmasa da,
Bu virane belde de.

Eski Türkçe,yeni Türkçe,
Bilmeyen ana baba,
Kitap mitap istersen,
Sakın onlara sorma.
Bir güzel okul var ki,
Tek katlı sanat eseri.
Girişine dizilmiş,
Bilimum Türk büyükleri.
Her sabah okuyorduk,
Türküm doğruyum diye.
Tatil günlerini,
Başlardık beklemeye.

Gaz lambası fenerle,
Çalışırız her gece.
Üç çocuk bir arada,
Çözülmez mi bilmece.
Keyfimiz gıcır bizim,
Tozla toprak içinde.

Hasan Arpacı,1973,Ortalıca,Tosya

ÇİLE ÇEKMEYENİN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Varlık içine doğarsan,
Refahın olur.
Ama,
Huzuru bulamazsın.
Çünkü bu kazançta,
Alın terin yoktur.

Yokluk içine doğarsan,
Refahın yoktur.
Ama,
Mutlu yaşarsın,
Çünkü her kazanca,
Katkın olacaktır.

Çile çekmeyenin,
Başarısı olmaz.
Emek çekmeyenin,
Huzuru olmaz.

Haram geçmişse boğazdan,
Vicdan volkan gibidir.
Adres sormaz,
Okyanusa ulaşmadan,
Asla durulmaz.

Hasan Arpacı,2019,Üsküdar

DİVANEYİM 💃

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Daldan dala attın beni,
Sel den sele kattın beni,
Mezatlar da sattın beni,
Kime gidip ne söyleyim.

Bana akıl sormadın hiç,
Feryadımı duymadın hiç,
Belki hayra yormadın hiç,
Çaresiz bir divaneyim.

Senin için el verdiler,
Sen den diye gül verdiler,
Tarif edip yol verdiler,
Zaten aşkın kölesiyim.

Hasan küstü yürek vurgun,
Hayat bitti gönül yorgun,
Akıl üzgün ömür sürgün,
Dönüp duran pervaneyim.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

DOMUZ OLAN DOMUZ

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Temiz olan temiz,
Domuz olan domuz,
Yobaz olan yobazdır.
Herkes kendi meziyetini bilir,
Menzilinde yürür,
Ancak kimse çaktırmaz.

Bunlar,
Kendi ruhlarını ararken,
Kötülüklerin içinde bulurlar.
Kara kalpli yobazlar,
Sevgiden anlamaz,
Arifi dinlemez,
Onun için,
Aşkı bilmezler.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

FAKİR FAKİRLE SAVAŞIYOR

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Kuran kursuna giderken,
Sarı sakal hocamız vardı.
Akıllı bir adamdı.
Bizleri okutur,
Başka tarafa yollamazdı.
Bize de tavsiye de bulunur,
Kuranı öğrenin,
Ama kasabaya orta okula gidin,
Memlekete hizmet edin,
Farklı şeyler söylüyorsun sen,
Ya zeki yada delisin derdi.

Dünya dinin yanında,
İlimin üstünde durur diye öğretirdi.
Oğlu Mehmet de bizim gibi,
Kuran’a talim ederdi.
İlk okul bitince,
Hepimiz dağılıp gittik.
Ben Ankara’da mühendislik okurken,
Mehmet İstanbul’da İTÜ ye girmişti.

Eee zaten bizim topraktan,
Milliyetçi müslüman çıkar,
Ülkesi için dünyayı yakar.
Mehmet’te zaten,
Yoksul bir vatan,
Vatan gibi gariban.

Silah üretemeyen ülkenin,
Silahlanmış gençleri.
Kimi kapmış mavzeri,
Kimi olmuş serseri.
İnanıyorum sağcı da vatansever,
Solcu da vatansever.
Ancak kardeş kardeşe,
Tutuyor siper.

Dün baronlar görüştü,
Mehmet’te bu akşam üstü,
Kendi kardeşinin eliyle,
Yabancı ülkenin silahıyla,
Vurulup yere düştü,
Ve oracıkta şehadet şerbetin içti.

Birisi eli tetikte,
Anadolu’dan gelen gençleri,
Rengine bakmadan temizlemekte.
Aynı tarlanın,
Sivrilen otlarını,
Gelişi güzel biçmekte.

Silahı tutanın,
Babası yoksul,
Kardeşi ayakkabısız,
Anası hasta,
Oğlu vatan uğruna kardeş katili.
Amerikan düşmanı,
Öyle yazıyor gazeteler.
Ama mehmet ne Amerika bilir,
Nede Rusya.
Mehmet ekmek peşinde,
Anadolu garibanı,
Zavallı işinde gücünde.

Bakar mısın ülkenin haline,
Garip gariple,
Fakir fakirle savaşıyor.
Zenginin çocukları,
Yurtdışına eğitime gidiyor.
Okulları bitince,
Ülkeye döneceklermiş.
Kırılmaktan arta kalan,
Anadolu çocuklarını,
Gene devleti,
Onlar yöneteceklermiş.

Şimdi
Çok mehmet öldü gitti,
Ocaklar söndü gitti,
Bizi uzaktan izleyenler,
Maalesef güldü gitti.

Hasan Arpacı,1978,Ankara

DÜŞERSİN DİLE

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Seni bir hülyanın içinde görmek,
İnsanın aklına akıl mı katar.
Hayaller içinde her gün övülmek,
Kime yarar sağlar ne faydası var.

Farz ettik Afrodit seni kıskanır,
Yıllar değişirken aylar yaşlanır,
Bulutlar uçarken rüzgar taşlanır,
Anlamsız hayatın ne manası var.

Arpacı seller hep koşar menzile,
Yollar büklüm büklüm düşersin dile,
Aşıklar sevdalı bir tek güzele,
Her şeyin bir üstü bir alası var.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

HASED İNSANIN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Kibirli insanın,
Yılan zehiri yutmuş gibi,
Başı döner.
Dünyayı ben yarattım diye,
Kendinden geçer.
Hayatın farkında olmadan,
Geçip gider.

Hased insanın,
Örümcek sokmuş gibi,
Ruhunu sıkıntı basar.
Göğsü kafesine sığmaz,
Patlayıp çıkar.

Fitneci insan,
Ayağı yanmış itler gibi,
Feryat figan kaçar.
Bazen virajı alamaz,
Bazen de,
Rampa da kendini yakar.

Düzgün insan,
Aşkı bilir,sevda yaşar.
Kötülükle yoktur işi,
Derya bulur ona koşar.

Hasan Arpacı,2019,Üsküdar

HESAP SORARSIN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Çok can yaratırsın nur topu gibi,
Her canın bulunur bir çok sahibi.
Bir de gençliğin de asilik eder,
Yaşlandıkça yeri toprağın dibi.

Yaradan sensin büyüten sensin,
Dağlarda koşturan yürüten sensin,
Dünyanın hırsını yükleyip bir de,
Yataklara atıp çürüten sensin.

Ne olacak Tanrım bu insanoğlu,
Din hurafe dolmuş hangisi doğru,
Yarın ben den hesap sorarsın bir de,
Aklımda bir yığın anlamsız soru..

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

HIRSIZA KARŞI

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Sele karşı direnme,
Tedbir al.
O bir afettir,
Yıkıp geçer.

Yangına karşı dikkatli ol,
Görünce söndür.
Acıması yoktur,
Ne bulursa,
Yakıp geçer.

Doluya karşı uyanık ol,
Davul çalmakla,
Tüfek atmakla geçmez.
Vurduğunu tarumar,
Edip geçer.

Her sevinç’e ortak bul
Çoğalsın
Her kedere sırdaş ol
Azalsın
Çünkü hoş görü sevdaya
Akıp gider

Hırsıza karşı dikkatli ol,
İnsan kılığında dolaşır,
Her aleme bulaşır.
Ama geleceğini,
Çalıp gider.

Hasan Arpacı,1991,Tokat

KAHRAMAN DERİM

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Ben yiğit insanı severim.
Ancak kime karşı,
Silah çekeceğini,
Bilmek isterim.

Ben mert insanı
Daha çok severim.
Her şartta buna,
Sorunsuz güvenirim.

Ben yiğidin mert,
Mert’in yiğit olmasını,
Çok fazla isterim.
İşte buna,
Kahraman derim.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

KANATLARIN YOKSA

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Kanatların yoksa,
Yüksek yerlere,
Yuva yapmayacaksın.

Yaz sıcağında,
Yer altından beslenen pınarların yoksa,
Soğuksu aramayacaksın.

Kuvvetli rüzgarın yoksa,
Engin denizlere,
Yelken açmayacaksın.

Vahşiler dilin den anlamıyorsan,
Issız ormanlar da,
Tek başına dolaşmayacaksın.

Dinini güzel yaşamıyorsan,
Sokaklar da ahkam keserek,
Yalaka gibi koşturmayacaksın.

Sevmek için yüreğin yoksa,
Aşkı kalbin den vurup,
Oturup ağlamayacaksın.

Hasan Arpacı,2015,Üsküdar


KİBİR

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


İntikam;
İradenin ahlaka kini,
Kinin iradeye nefretidir.

Düşünce;
Aklın kaynağı,
Akıl,düşüncenin asalağıdır.

Öfke;
Ruhun alev alması,
Ruh,vicdanın yanmasıdır.

Izdırap;
Zulmün kaynağı,
Zulüm,cezanın sağanağıdır.

Kibir;
Gurur’un piç’i,
Gurur,başarının aynasıdır.

Erdem;
Bilginin başağı,
Bilgi,arifin tarlasıdır.

Hasan Arpacı,2020,Ataşehir

KURAKLIK KAPIDA

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bu yıl kuraklık kapı da.
BMC kamyonun kornası,
Dağdaki karganın yası,
Sürünen yılanın havası,
Kurtların dağda uluması,
Tilkinin tavukla dansı gibi,
Korkutarak geliyor.

Çiftçi;
Yağmur yağsın diye.
Hükümet;
Barajlar dolsun diye.
Vatandaş;
Bereket gelsin diye.
Hayvanat;
Yeşillik olsun diye.
Allaha yalvarıyor...

Harman süren köylü;
Yağmur düşmesin diye.
Çatısı akan fakir;
Yağmur yağmasın diye.
Ayakkabısı delik çocuk;
Yağmur gelmesin diye.
Evsizler ve barksızlar;
Yağmur inmesin diye.
Allaha ulaşıyor...

Fidan kesen cahiller,
Orman yakan hainler,
Ağaç dikmez gafiller,
Dünya dan habersizler.

Şimdi,
Allah’ın adaleti,
Kime göre gelecek.
Yağmurun hikmetini,
Kullar nasıl bilecek.
Ülkeyi yönetenler,
Bilimin eşliğinde,
Adaleti sağlamak,
Gene size düşecek...

Hasan Arpacı,1991,Ortalıca,Tosya

KURDUN YUVASI

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bu gün,
Yayladan ovaya iniyorum.
Madan dağından beygire,
Odun sarmışım.
Bir türkü tutturmuşum,
On nağme uydurmuşum,
Acı kavak yaylasında,
Islık havasında.

Derken,
Bir cip durdu yanı başımda.
Nereye yolculuk diye seslendi,
Ovaya dedim...
Şöyle bir durdu,
Yirmi kilometre yol mu gideceksin,
Bir de gerimi döneceksin,
Diye sordu.
Evet deyince,
Şaşır dı,
Sapsarı oldu...

Biz den kimse yok yayla da.
Nenenin birisi,
Ben küçükken ölmüş.
Öbürü toprak altında kalmış.
Dedenin birisini hiç tanımam.
Öbürü zaten sakat,
Vay anam,oy anam.

Bakıyorum şöyle,
Suyun kaynağı,
Ayının ini,
Kurdun yuvası,
Herkesin ninesi var.
Ama benim hiç bir şeyim yok.
Ne adım,
Ne sanım,
Ne de büyüklerden uğrayacağım.

Dayan Hasan dayan,
Dört saat sonra,
Kavuşursun kara somuna.
Beygire de yazık bu arada,
Yükün altında,
Yılan gibi kıvranmakta.
Ama,
Allah büyük,
Peygamber hak,
Bu garip hayatına bir de,
Yirmi yıl sonra bak.
Islık çalarak,
Yola devam...

Hasan Arpacı,1972,Ortalıca,Tosya

MÜSLÜMANIZ DİYE

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bir Ağustos sıcağın da,
Olgun ekini biçer gibi,
Buz gibi ayranı içer gibi.
Kiraz bahçesin de,
Bülbül sesi dinler gibi,
Ezan’a ram oluyorum...

Yan bahçeden tecavüz başlıyor,
Sanki kurtlar ulur gibi,
Sesler seslere karışıp,
Kudurur gibi.
Gül bahçesine dalıyorlar,
Her yeri kurutur gibi.

Yazık değil mi bizlere,
Müslümanız diye,
Nedir bu çektiğimiz çile.
Ne aklıma sığıyor bunlar,
Ne de gönlüme.

Nerde bu beldenin reisi,
Yok mu bir orkestra şefi.
Hayvanlar da bile,
Her klanın var sahibi.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

NAMLUNUN UCUNA TAKMIŞ

http://dusunceuretelim.blogspot.com/

 

Geleceğimi,

Cemse ye yüklemiş.

Özgürlüğümü,

Namlunun ucuna takmış.

Gözleri çakmak çakmak,

Geliyorlar üstüme.

 

Kara tiren gibi dizilmişler,

İnsanlar deniz den çıkmış,

Balıklar gibi büzülmüşler.

Kiminde endişe,

Kiminde korku,

Donmuş yaprak gibi çözülmüşler.

 

Ancak,

Halkını seven ordu,

Namlunun ucuna,

Adaleti takarak yürümelidir,

Deyince,

Bana da gülümsediler...

 

Hasan Arpacı,1980,Tokat

 

 

OYNAŞ BAKALIM

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Senin hafızana kilit takmışlar,
İçine bin türlü ateş yakmışlar,
Yangını unutup gidenler gitmiş,
Kalanlar kalbine çivi çakmışlar.

Çiviler çiviyi sökmüyor artık,
Eski tarihler de öyle sanardık,
Ön yargı ruhunu yıkalım derken,
Bir çok hurafeye daha inandık.

Dilden dile dolaş kaynaş bakalım,
Taştan putlar yapıp oynaş bakalım,
Hasan ufuklardan batıp giderken,
İfritle şeytanla uğraş bakalım.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

ÖZGÜR KALACAKSIN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bazen hak edeni,
Kurşun’la değil,
Gülüşünle vuracaksın.
Bazen canına tak edeni,
Sözle,sazla değil,
Duruşunla yıkacaksın.
Bazen iflah olmaz zalimleri,
Yumruğunla değil,
Sevginle durduracaksın.
Bazen onulmaz yaraları,
İlacınla değil,
Kalbinle saracaksın.

İşte o zaman sen,
Aşkın mabedinde,
Yandıkça yanacak,
Özgür kalacaksın...

Hasan Arpacı,2019,Üsküdar

ÖZGÜRLÜK KİTAPLARDA

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Dünya kütüphaneler de,
Özgürlük kitaplar da.
Rahmet çisil çisil,
Yağan yağmurlar da.
Sevgi kar gibi açan,
Bahar çiçeklerin de.
Aşk,güneş doğarken,
Yükselen kokular da.

Hayatın anlamı,
Kitap sayfalarında.
Coşun okyanus gibi,
Kaybolun mısralar da,
An olun,can olun,han olun,
Beklenen yıldızların,
Parlayan ruhların da.

Hasan Arpacı,2010,Üsküdar

RENKTEN RENGE BÜRÜNÜR

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Sevginin,
Çıldırmış haline,
Aşk denir.
Aşkın sofrasın da,
Meyveler yenir.
Çiçekler açar,
Türküler söylenir.

Ama,
Gelince sonbahar,
Çiçekler solar,
Yapraklar dökülür.
Dünyaya sığmayanlara,
Hayat,
Renkten renge bürünür,
Ölüm diye görünür.

Hasan Arpacı,2016,Üsküdar

SALLAR GEÇERSİN

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bazen otururken aklına düşer,
Manalı manasız bir sürü işler.
Kimisi ruh gibi beynini dişler,
Kafaya takarak sallar geçersin.

Hayata bir mana vermek istersin,
Verdiğin manaya kendin gülersin,
Bazen de korkuyla kaçıp tünersin,
Dünyanı yakarak parlar geçersin.

Hasan da çözemez çok şey bilmece,
Sanki her şey hayal her şey gülmece,
Hayatın özeti ilahi hece,
Gibi dilden dile çağlar geçersin.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

SANA KÖTÜLÜK YAPANI

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Kötü insanlar,
Covid virüsü gibidir.
Nefes çekerken,
Yanından geçerken,
Hemen bulaşır.
Ama onu karşılayan,
Bağışıklık sistemin vardır.

Ahlaksız insanlar,
Çıban gibidir.
Kaşınır,aşınır,
Sonunda patlar,
Çevreyi kirletir.
Ama onu temizleyen,
Oldukça bahtiyardır.

Ancak,
İnsana kötüler değil,
Dostları zarar verir.
Çünkü yakın dost,
Nereden vuracağını bilir,
Zor olan bunu ayırmaktır.

Sana kötülük yapanı,
Alnın dan vurma.
Bir şey kazanamazsın,
O da kaybeder,
Sen de kaybedersin.
Ona iyilik yaparak,
Vicdanın dan vur.
O zaman,
Onu kaderi,
Kıyamete kadar yakacaktır.

Hasan Arpacı,2019,Üsküdar

SENİNLE BAHTİYAR

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Sen hoşsan,
Her şey hoştur.
Sen değilsen,
Her şey boştur.
Tanrı seni,
Mucize olarak yaratmış,
Mükemmellik vererek donatmış,
Sen varsan,
Bu alem var.
Bu dünya,
Seninle bahtiyar.

Hasan Arpacı,2017,Üsküdar

SEVMEDEN GELENE

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Covid kara bulut gibi,
Çöktü üstümüze.
Yağmuru ayrı,
Dolusu farklı,
Ne meyve,
Ne yaprak bıraktı.

Bir baksana,
Ne güzeller,
Ne aşıklar,
Ne maşuklar,
Ne sevdalar,
Çekip gidiyor.
Bu günler de,
Ah bir bilebilsen.

Farkında olsaydın eğer,
Aşktan başka,
Bir şey düşünmezdin.
Zaman varken,
Yaşamayı isterdin.

Çünkü gittiğin yerde,
Sevmeden gelene,
Hesap sorulur,
Bilemezsin.

Sen de hiç,
Baki’yi anlamamış,
Neyzeni okumamış,
Veyseli duymamış gibi,
Davranıp gidemezsin.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

SİZE KIYMAK İSTEMEM

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bahar mevsiminin,
En güzeli,
Sarı,mor yağmur gibi,
Çiğdem çiçekleri.
Elimizde çomak,
Tek tek sökeriz.
Kemal’i afiyetle yeriz yemeyi,
Buna rağmen seneye,
İhmal etmezler gene,
Tohum vermeyi.

Kara çalı dikenleri başlar,
Filiz vermeye.
Sanmayın bunlar,
Yararsız falan,
Serçeler koşar,
Hemen tünemeye.
Ayrıca bahçe kıyısına,
Irmak bendine,
Takman üstüne,
Ört örtebildiğince...

Daha ardıçları,çıtırları saymıyorum,
Hele meşeleri adam yerine koymuyorum.
Yükseklerden bağıran,
Çam ağaçlarını duymuyorum.
O zaman say say bitmez,
Allah’ın verdikleri.

Bin bir çeşit otların,
Çiçeklerin kelebeklerin,
Gelişini gidişini yazsam,
Şehri terkedip buralara gelirsiniz.
Size kıymak istemem,
Yufka yürekliyim,
Bilirsiniz...

Hasan Arpacı,1977,Ortalıca,Tosya

SUYUN DAĞDAN AKIŞINA

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Ben eskiden,
Daha güzel şiirler yazardım,
Hepsi bizim havalardan.
Hayatımı anlatan,
Bazen gurbet olurdu içinde,
Bazen memleket.
Danaya,kömüşe,beygire,
Olmadı yayık’ta kevgire,
Bilemedin köydeki zengine,
Tarlada ağanın kızına,
Olmadı aşığın sazına,
Derede komşunun kaz’ına,
Ulu orta yazardım.

Bir kuş görsem yavrusuna,
Çocuk görsem okuluna,
Suyun dağ dan akışına,
Yaseminin kokusuna,
Güvercinin bakışına,
Çala kalem yazardım.

Şimdi;
Ankara’ya geldim geleli,
Yeni tanış bildim bileli,
Farklı ufuk gördüm göreli,
Vatan millet sakar ya,
Beni yuttu kör etti.

Ben gene yazıyorum,
Kimseye demiyorum.
Desem bile bakan yok,
Yazıp arşivliyorum.

Bir gün devran dönerse,
Hayat bana gülerse,
Sakladığım şiirler,
Belki de sevilecekler.

Hasan Arpacı,1973,Ankara


TOMRUK YÜKLÜ KAMYONLAR

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Kimisi,
Dağdan aşağı,
Gıcırdaya gıcırdaya inen,
Tomruk yüklü kamyonlar gibi.
Bıkkın hüzünlü.

Kimisi,
Katar Katar dizilmiş,
Bağıra bağıra giden,
Kara tirenler gibi,
Uzaktan güdümlü

Kimisi,
Ankara saat kulesi gibi,
Tik tak tik tak çalışırken,
Çınlayan çan sesi gibi,
Bıkkın ölümlü.

Kimisi,
Bir eli yağda bir eli balda,
Kafası çalışmaz aklı oynaşta.
Küçümseyerek bakar,
Anadolu çocuklarına,
Hain görünümlü.

Bense,
Sokak köpekleri gibi sadık,
Ev kedileri gibi nankör,
Uçan kuşlar gibi açım.
Sormayın kaçıp giden,
Hayatı ömrümü.

Hasan Arpacı,1978,Ankara

TURŞU KURACAĞIM

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Senin;
Aklını alacağım,
Kalbine gireceğim.
Sabahın güneşin de,
Ruhunun derinliklerin de,
Yunus gibi yüzeceğim.
Sonra,
Geriye kalanın dan,
Bir küp turşu kuracağım.
Kendimi de içine atıp,
Sonsuzluğa doğru,
Koşacağım...
Var mısın?

Hasan Arpacı,2020,Ataşehir

ÜFLESEN UÇACAK

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bir baba gördüm,
Halinden belli,
Üflesen uçacak,
Dokunsan yıkılacak.

Bir elinde değnek,
Diğer elinde çocuk.
Dalgın dalgın yürürken,
Çocuk bağırdı telaşla,
Baba ekmek ekmek...

Birlikte çöpe doğru gittiler,
Baba ekmeği ayıklayıp tuttu,
Çocuk parçalayıp yuttu.
Baba ağlarken,
Çocuğu mutluydu.

Bir de yarı çürük marul buldular,
Temizleyip oturdular.
Onuda katık yaparak,
Karınlarını doyurdular.
Sonra üzgün ve süzgün,
Yola koyuldular.

Hasan Arpacı,2020,Üsküdar

VERESİYE DEFTERİNE

http://dusunceuretelim.blogspot.com/


Bu yılda gelip geçti,
Hava günlük güneşlikti.
Mevsimlik ihtiyaçlar,
Bakkaldan alınacak,
Veresiye defterine,
Özenle yazılacak.
Harmandan sonra,
Eğer ürün kalkarsa,
Ödemesi yapılacak.
Yoksa yandı gülüm,
Keten helva...

Bizler altı aile,
Eski kamyon içinde,
Eşyaların üzerinde,
Sabahın seherinde,
Yarıcılık için gene,
Bu yılın ilk seferindeyiz.

Kamyon yavaş yavaş,
Yokuşa sardı.
Kurbağa yutmuş yılan gibi,
Hışır hışır sesi vardı.
Yokuştan salınırken,
Kartal gibi uçar,
Tozu toprağa katardı.

Bir benzinlikte durursak,
Biz göçebe ahaliden,
Herkes öte kaçardı.
Veya onlar,
Biraz biz den korkardı.

Bu yılda akşam üstü,
Vardık rızık tarlasına.
Doluştuk teker teker,
Topraktan yapılmış,
Huzurlu sarayımıza.

Ağalar beyler gelir,
Bulutlar gökten çekilir.
Bize şöyle bakarak,
Talimatlar verilir.
Konumumuz söylenir,
Seviyemiz belirlenir.

Ama daim köyde kalanlar,
Bu duruma alışık.
Benim gibi okuyanların,
Kafaları oldukça karışık.

Lakin,
Bizler çok mutluyduk,
Çalışıp kazanmaktan.
Umut özlem doluyduk,
Sabaha uyanmaktan.

Alın teri umudun,
Kırbacı olmuş gibi.
Naşırlaşan tüm eller,
Çürüyen vicdanlara,
Varıp oturmuş,
Otağı kurmuş gibi,
Yaşardık...

Hasan Arpacı,1973,Ortalıca,Tosya